• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/pages/G%C3%BClser-ate%C5%9F/293486697411652?fref=ts
  • https://twitter.com/gulserates
  • https://www.instagram.com/gulserce_egitimci_yazar/?hl=tr
  • https://www.youtube.com/channel/UCNPPUbUBz93CNVpmXytkXwQ
Gülser Ateş
bilgi@gulserates.com
İnsanlar neden evlenme ihtiyacı duyar ?
21/11/2013






QR barkodu cep telefonunuza okutarak bilgilerimizi telefonunuza kaydedebilirsiniz.


İnsanlar neden evlenme ihtiyacı duyar ?


Evlenmek ve bir yuva sahibi olmak da temel ihtiyaçlardan biridir. Yaradılış itibariyle melekler nurdan yaratıldığı için evlenmezler, cinsiyetleri yoktur. Hayvanlara akıl verilmediği için yalnızca dünya hayatının devamı ve tabiatın düzeni için bilinçsiz olarak çiftleşirler. İnsanlar ise yaradılış gayelerine binaen verilen akıl nimetiyle, maddi ve manevi ihtiyaçlarını da karşılamak için karşı cinse ihtiyaç duyar…

Fıtratlarına aykırı davranmayan, helale talip olan kadın ve erkekler evlenerek iki cihan saadet ve selametine talip olurlar. Yeryüzünde her şey çift  yaratılmıştır. Bu ayetlerle sabittir. “Her şeyden çift çift yarattık ki, düşünüp ibret ve öğüt alasınız.” buyrulmuştur. İnsan dışındaki canlıların çiftleşmesi Allah’ın dilemesi üzerine ve şuursuzcadır. İnsanda ise, bir niyet, bir hikmet ve şuurlu bir hedefe yöneliktir.

“Sizi bir tek nefisten yaratan; ondan da gönlünün ısınıp yatışması için eşini vücuda getiren Allah’tır. Ne vakit ki o, eşini sarıp örtünce (birleşince) eşi hafif bir yük yüklendi ve bir süre böyle geçip gitti derken ağırlaştı.”

Rivayetlere göre, Hz. Adem (as) ve Hz. Havva (as) yaratıldıktan sonra, Hz. Adem (as) Hz. Havva (as)’ya sordu: “Sen kimsin?” Havva (as) da: “Ben Havva’yım. Ben seninle, sen de benimle huzur bulalım diye yaratıldım” buyurdu. Demek ki eşler, birbirlerinin gönlünün karşılıklı ısınıp yatışmasına, ruhunun sükun bulmasına neden olmaktadırlar. Yine başka bir ayette; “Onun açık belgelerinden biri de, size kendinizden eşler yaratmasıdır ki onlarla sükunet bulup huzura kavuşursunuz. Aranızda sevgi ve rahmet meydana getirmiştir. Şüphesiz ki bunda, düşünebilen bir millet için öğütler, ibretler ve deliller vardır.” buyrulmaktadır. Bu noktada aklımıza şu soru takılabilir; ”Allah (cc), kadın ve erkeği birbiri için göz aydınlığı, huzur menbaı ve kalplerine sükunet rehberi için yarattı; ama bugün ne oldu da toplum bu duruma geldi? Aile mefhumu çöktü. Eşler boşanmaya gidiyor. Karı kocalar birbirini boğazlıyor ve ihanetler aldı başını gidiyor. Evet, ne oldu?”

Öncelikle bazı soruları sormalıyız kendimize;

  • Neden evlenecek çiftler kendilerini değil de başka bir insanı tanıtırlar karşısındakine, ve sonra bukalemun gibi renk değiştirirler?
  • Evlenmeden önce birbirlerine son derece nazik, hoşgörülü ve sevgi dolu olan insanlar, evlenince neden değişiverirler?
  • Evlenmeden önce eşlerine verdikleri değeri, evlendikten sonra neden esirgerler?
  • Evlenmeden önce, “her şeyinle kabul ediyorum” deyip de evlendikten sonra neden yüksek beklenti içine girerler ?

Buna göre eşler kendilerine şu soruları sormalıdırlar;

-       Ben eşimle evli olmasaydım ona nasıl davranırdım?

-       Peki, evlenince ne değişiyor ki, ona karşı davranışlarım değişiyor?

Unutmayalım ki, hepimiz çobanız ve güttüklerimizden mesulüz. Kadın erkeğinden, erkek kadınından ve daha sonra can cana, kan kana karıştıktan sonra da ebeveynler olarak dünyaya getirdiğimiz evlatlarımızdan sorumluyuz. Rabbim bu sorumluluğu son nefesine kadar duyan kullarından eylesin.

Eşler birbirine neden değer vermiyor?

  • İçinde büyüdüğümüz, ailemizde gördüğümüz, kendi anne ve babamızın tutum ve davranışlarını aynen modellediğimiz için, eşlerimize değer vermiyoruz.
  • “Eşime değer verirsem burnu büyür, kendisini bir şey zanneder” yanılgısıyla değer vermiyoruz.
  • Çevremizdeki insanların da evliliklerini bizimkiyle kıyasladığımızdan, eşimize değer vermiyoruz maalesef!

Eşimize neden değer vermeliyiz?

  • Öncelikle, eşimize, Allah (cc) insan olarak yarattığı ve Müslüman olarak yaşattığı için değer vermek zorundayız.
  • Sonrasında, ahsen-i takvim olarak yaratılan eşimizin yüklendiği emanet olan Kur’an hatırına ona iyi davranmalıyız.

    Yine, “müminler ancak kardeştir” hadisi şerifi adına Efendimiz (sav)’i üzmemek için eşimize değer vermeliyiz; çünkü o aynı zamanda, bizim din kardeşimiz...
  • Ve eşimiz bizim hayat arkadaşımızdır. Evlenirken birbirimize değer verdiğimiz sözler hatırına, iyi günde kötü günde, hastalıkta sağlıkta birbirimize destek olmak zorundayız. O bizim hem dünya saadetimiz, hem de inşallah ahrette göz aydınlığımız olacak selametimizdir. Bilmemiz gereken tek şey var; eşlerimiz bizim için lütuftur!


                                                                                                                                         


2745 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

HUZUR NEREDE ? - 15/10/2014
Hayat içinde geçmişi, geleceği ve bugünü barındıran büyük bir gemidir. İnsan da bu gizemli geminin kaptanıdır. Ve hayat başlı başına yine gizemlerle dolu bir yolculuk ve deneyimdir aslında.
Panik Atak Bozukluk Belirtileri Nelerdir ? - 28/11/2013
Her panik atak bozukluğa sahip birey aynı belirtilere sahip değildir. Yine panik atak bozukluğu olan her birey her zaman aynı belirti kümesinde kalmaz,
Aile içi iletişim – 2 - 21/11/2013
Başarılı bir iletişimin temel koşulları;
Kurban kesimi çocuk psikolojisi üzerindeki etkisi - 21/11/2013
Kurban kesimi çocuk psikolojisini nasıl etki bırakır ? Aileler kurban bayramında nelere dikkat etmelidir ?
Öz güveniniz ne alem de ? - 21/11/2013
Sorulara Evet-Hayır şeklinde cevap verip sonra puanlama tablosu ile karşılaştırın
Balkonlardaki çocuklar - 21/11/2013
Anne-babanın, çocuğunu birtakım nedenlerden dolayı istememesi ve ona karşı düşmanca davranışlar, duygular beslemesine İTİCİ TUTUM denir.
Sevginin beş dili - 21/11/2013
“Allah senin kalbinden merhameti almışsa...”
Aile İçi İletişim-1 - 21/11/2013
AİLESİNE DEĞER VEREN İNSANLAR KİMLERDİR ?
Anne baba tutumları - 21/11/2013
Dört duvarın korumasıyla değil, içinde yaşayanların gönül birlikteliği ile birlikte el ele , omuz omuza vermeleriyle güçlenen ve korunan yapıya aile denir.
 Devamı